Cumartesi, Ocak 13, 2007

TengizChevroil (TCO)

Atırau ve çevresindeki şirketleri tanıtmaya en büyüğünden başlıyorum: Tengiz Chevroil, kısaltılmış şekliyle TCO. (İngilizce konuşanlar "Tisio", Rusça konuşanlar "Tişio" şeklinde telaffuz eder.) Şirket tanıtımlarını istatistiki verileri sıralayarak değil, sohbet şeklinde yapacağım.

TCO 1993 yılında Tengiz petrol bölgesini işletmek için kurulan bir ortaklık, İngilizce tabiriyle Joint Venture, JV. Büyük hissedarı %50 ile ABD'li petrol devi ChevronTexaco. %25 hisse ExxonMobil'in,Kazakistan devlet petrol şirketi Kazakoil (Kazmunaigaz) %20 ve Rusya'nin Lukoil şirketinin %5 hisseleri var.

devamını okumak için alttaki bağlantıyı tıklayın

TCO, Tengiz ve Karolev petrol bölgelerini işletiyor. Tengiz bölgesi dünyanın tespit edilmiş en büyük 2. petrol rezervine sahip. Yer altında 25 milyar varil petrol olduğu tahmin ediliyor. Bu 4 kilometre küpe eşdeğer. Eni, boyu 1 km, yüksekliği 4 km, (1 km=10 futbol sahasının, 4 km=40 futbol sahasının kaleden kaleye uzaklığı) büyüklüğünde bir prizma düşünün, işte onu dolduracak kadar petrolden söz ediyoruz. Petrol yer altında göllenmiş şekilde bir arada durmadığı adeta banyo süngerinin suyun emdiği gibi taşa toprağa işlediği için, petrolün yayıldığı alan bundan muhakkak çok daha geniş.

25 milyar varil petrolün piyasa değeri nedir? Kabaca petrolün piyasa fiyatının varil başına 40-80$ arasında değiştiği varsayımıyla hesaplayalım. 1 ila 2 trilyon dolar arası bir rakama ulaşırız. (1 trilyon=1,000 milyar, ya da 1 milyon kere 1 milyon) Kimi analistlerin petrol fiyatının 2010'a kadar 200$'a ulaşacağı tahmininde bulunduklarını ve 25 milyar varilin üzerinde petrol olmasının da gayet muhtemel olduğu yorumlarını göz önüne alırsak belki de 4-5 trilyon dolarlık bir rezervden bahsediyoruz. Haliyle bu bir çırpıda çıkartılıp satılacak değil, belki bu gelir 100 senede elde edilecek. Dost ve kardeş ülke Kazakistan'ın böyle bir zenginliğe sahip olması mutluluk verici.

Tengiz Projesinde başta ENKA (sonradan Kazakistan'da SK adını aldı) olmak üzere birçok Türk şirketinin de emeği var. Özellikle TCO'nun ilk yıllarında Türk şirketlerinin ve iş gücünün tecrübesi, azmi, pratikliği, zor ve belirsiz şartlara hızlı uyumu, projelerin gerçekleşmesinde önemli rol oynadı. ENKA Tengiz'de adeta bir okul vazifesi gördü. Yerel personelin yetişmesine önemki katkılarda bulundu. Bunu günümüzde TCO ve AGIP gibi şirketlerin bünyesinde çalışan yerel personel içinde ENKA geçmişi olanlara sıklıkla rastlamamız ispatlıyor. Ayrıca ENKA'nın taşeronlaşmaya verdiği önem ve teşvik sayesinde birçok Türk ve Yerel girişimci şirket kurdu, bu şirketler önce ENKA'nın TCO ile alakalı projelerine hizmet verdiler sonra gelişerek kendileri de doğrudan iş alacak konuma geldiler. (ENKA'yı zaten ayrı başlıkta anlatacağım. TCO ile olan ilişkisini de orda açarım.)

Tengiz petrolü Sovyetler Birliği zamanında 1979'da bulunmuş ve petrol üretimi TCO'dan önce de varmış ama kapasite düşükmüş. Tengiz petrolü derinde, çıkartması ve işlemesi yüksek teknoloji gerektiriyor. 1993 sonrası bu teknolojiyi TCO getiriyor, bunun için büyük yatırımlar yapıyor.

Tengiz petrolü ham haldeyken içinde sülfür barındırıyor. Sülfürlü petrolü nakletmek mümkün değil, zira sülfürlü petrolün çelikle arası pek iyi değil. Sülfürden rafine edilmeden nakledilmek istense boru hattına veya tankere zarar verirmiş. O yüzden sülfürü petrolden ayırmak gerekiyor. Tengiz'deki Enka'nın filan yapa yapa bitiremediği projeler işte genelde bu sülfürle alakalı. TCO şu an için sülfürü rafineride petrolden ayrıştırıyor ve Tengiz'de depoluyor. Tengiz'e gidenleri hayrette bırakan sarı dağlar bu birikmiş sülfür. Sülfürün ekonomik değeri var, örneğin gübre üretiminde kullanılıyor ama zaten kısıtlı demiryolu hattını sülfür nakletmeye ayırmayı bugünkü sülfür fiyatları kurtarmıyor. O yüzden sülfür satılmıyor, atılmıyor, depolanıyor.

SK'nın (Bechtel-Enka JV'nin yerel şirketi) ,TCO için taahhütünü gerçekleştirdiği SGI diye bilinen projesi "Sour Gas Injection" ın kısaltılmışı. Burdaki bahsedilen ekşi gaz sülfür. Bu teknoloji sayesinde sülfür petrolden ayrıştırdıktan sonra geri toprak altına basılacak, çevreye zarar vermesi engellenecek hem de kuyuların daha verimli çalışması sağlanacakmış. TCO bu projeye çok önem veriyor. Yakında devreye girecek.

TCO'nun yukarda bahsettiğim SGI'ın da dahil olduğu 2. etap petrol işleme tesisleri (SGP-Second Generation Plant) bitince üretimin günlük yaklaşık 450,000 varil olacağı tahmin ediliyor. Bugünkü fiyatlarla günlük 20-25 milyon, yıllık 700-900 milyon dolar civari bir ciroya tekabül eder. 2010 sonuna kadar da darboğaz giderme projeleriyle günlük 700,000 varile çıkacağı tahmin ediliyor. Bugünkü fiyatlarla bu da günlük 40 milyon, yıllık 1,5 milyar dolar anlamına gelir. Petrol fiyatlarının artacağına kesin gözüyle bakıldığını da tekrar hatırlatayım. (verdiğim rakamlar yuvarlanmış rakamlar)

TCO petrolünü iki yoldan satıyor. Birincisi CPC (Caspian Pipeline Consorsium) un sahip olduğu ve işlettiği boru hattı ile petrolün Rusya'nın Karadeniz'deki Novorosisk limanına iletilmesi, ordan da gemilerle Türkiye boğazlarından geçerek Akdeniz'e açılması ve dünya pazarına ulaştırılması. Diğer seçenek ise Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı. İki alternatifin de Türkiye'yi kullanması önemli. Kazakistan petrolünü ve gazını Çin'e satmak için de boru hatları inşa ediyor, ama bunlar ne durumda ve TCO petrolü için kullanılıyor mu, bilgi sahibi değilim.

TCO yazısına bilgi eklemeye devam edeceğim. Web kaynaklarını çoğaltacağım. Yorumu olanlar, düzeltilmesi gereken yerler olduğunu düşünenler, web kaynağı tavsiye edenler lütfen bana iletsin.

Fotoğraf: http://tengizchevroil.en.oddd.org/ adresinden kopyalandı.

TCO ve Tengiz ile ilgili web kaynakları:

* Chevron'un Kazakistan operasyonunu tanıtan sayfası

* Chevron Eurasia Report - Chevron Petrol şirketinin Avrasya faaliyetleri raporu

* 1998 yılında yapılan bir toplantıda Chevron'un o zamanki yönetim kurulu başkanı (CEO'su) Kazakistan'a girmelerinin hikayesini anlatıyor.

* TCO yu anlatan bir rapor

* Caspian Energy'nin TCO'yu anlatan sayfası

* Hidrokarbon Teknolojileri web sitesi TCO yu tanıtıyor

Hiç yorum yok: